– Sivrihisar’da Heba Ettiğimiz Tarihi ve Manevi Değeri Büyük Eserler –
1- Eski Kızılbel İlkokulu Binası
Yaşları yetmişin üzerinde olanlar eski Kızılbel İlkokulunu bilirler. Hükümet Binasının batı kısmında, iki bölümden oluşan, Osmanlı mimari özelliği taşıyan bu okul Sivrihisar Belediyesinin mülki imiş. Binaların arasındaki boşlukta Voleybol sahası vardı.
Binaların birinin ortasında Ballıhisar’dan getirilmiş, eski Pessinus şehrine ait çeşitli figürlerin birinde el işareti vardı. Atalarımız bu taşı getirip oraya monte ederek o çağa ait önemli bir belge oluşturmuşlar…
Kızılbel İlkokulu, Atatürk İlkokulu ismiyle yeni binasına taşındıktan sonra, Halkevi olarak kullanılan bu tarihi bina; belediyenin cadde düzenlemesi esnasında bir şahsın dükkanlarının zarara uğradığı gerekçesiyle, belediye aleyhine açtığı siyasi dava nedeniyle tazminat olarak satıldı. Alan kişi, binayı yıktırıp yerine ev ve dükkan yaptırdı. Diğer blok da Ziraat Bankası oldu. Böylece tarihi bina siyasetin kurbanı oldu…
Ahmet Atmaca, bunları niçin yazıyorsun diyenler olabilir. Irmağı gerisin geri çevirmek mümkün değil. Ancak her yanı, her köşesi buram buram tarih kokan ilçemizde kalanlara sahip olalım demek için yazıyorum…
Nitekim son yıllarda birçok tarihi Osmanlı Evi restore edilerek turizme açıldı…
Binalar satıldıktan sonra okulun iki merdiveninin ortasına monte edilen ve yeniden Ballıhisar’a götürülen mermerin üzerinde el işareti vardı.
Bu işaret hakkında bilgi aldığım Ballıhisar’daki kazıları yapan Belçika Gent Üniversitesi Profesörü Lambert; mermerin üzerindeki el işaretinin demokrasi anlamı taşıdığını belirterek “Pessinus şehrinde yaşayan alt tabakanın, Kybele Kültü sakinlerinin baskısına karşı YETER artık diye başkaldırdıkları anlamı taşır” dedi.
Türkiye’mizde 1946 yılında tek parti döneminden çok partili düzene geçişten sonra kurulan ve on yıllık iktidarında yapılanlar ve TÜRK tarihine altın harflerle yazılan DEMOKRAT Parti de; anlam ve slogan olarak “Yeter söz milletin” diyerek el işaretini kullanmıştır.
2- Yunus Emre Dergahı
Osmanlı döneminin son yıllarında ve Cumhuriyet döneminde heba ettiğimiz tarihi eserlerden biri de tarihi ve manevi değeri olan Yunus Emre Dergahıdır. Bu dergah şimdiki Hükümet binasının arkasında idi. İçinde; Mescit, Misafirhane ve İmaret vasfında bir Külliye idi.
Hemşehrimiz Yunus Emre Hazretleri bu dergah da dini irşat görevi yapmıştır. Bu dergahın bir diğeri de yakın zamana kadar Sivrihisar’a bağlı olan Sarıköy’de idi. Bu dergah da Yunan işgalinde yakılmıştır. *
Sivrihisar’daki dergah önce hapishane yapıldı. Anavatan Partisi döneminde, ilçemize yapılması planlanan Hükümet binasının yerinin Atatürk İlkokulunun üzerindeki alana yapılması kararlaştırıldığı halde, birkaç kişinin şahsi çıkarları için, şimdiki yere yapılması Anavatan Partisi Belediye Meclisi Üyelerinin oyları ve zamanın Belediye Başkanının da oyu ile şimdiki yerine yapılması kararı ile “Tarihi Yunus Emre Dergahı” yıktırılıp yeri yeni yapılan binaya katıldı. Böylece afaki bir kararla tarihi dergâh heba oldu.
* Yunus Emre’nin Sivrihisarlı oluşuna ait çok önemli bir belge de ortadan kaldırıldı.
3- Seyyit Mahmut Süzani Külliyesi
Türklerin Anadolu’ya yerleşmesini müteakip bir çok alim kişilerle beraber, Seyyit kökenli alimlerde gelmiştir. Bunlardan Seyyit Nurettin ve Seyyit Mahmut Süzani Hz. Sivrihisar Medreselerinde hocalık yapmış ve yüzlerce talebenin icazet almasına vesile olmuşlardır.
İkisi hakkında detaylı bilgi sahibi değiliz. Ancak bazı kaynaklar, çok değerli din alimi olduklarını belirtiyorlar Seyyit Nurettin’in mezarı eski garaj parkındaki mezarlıkta idi. Mezarlık tasviye edilirken, Greyder’in sık sık arıza yaptığını gören mahalle sakinleri, burada ulu bir zat-ı muhteremin kabri var. Bu kabri Kurşunlu Mahalle Mezarlığına kaldıralım diyorlar ve kaldırılıyor.
Bursa’dan geldiğini söyleyen bir kişi Hazretin mezarını yaptırıyor. Seyyit Nurettin’in en ünlü talebesi, aynı zamanda damadı da olan Karaca Ahmet Sultandır. Mezar taşının kitabesi ise Hoşkadem Caminin doğu duvarındadır. Cenab-ı Allah’ın Rahmeti üzerine olsun…
SEYYİT MAHMUT SÜZANİ
Seyyit Mahmut Süzani Hz. hakkında detaylı bilgiye sahip değiliz. Belge olarak Külliyenin yeri ve halen ayakta kalan Mescit ve Kabri mevcuttur. Evvelce bir Külliye iken önce Dispanser sonra Jandarma Karakolu olarak kullanıldı. Nihayet bilinçsizce yıktırılıp heba edilen tarihi eserlerimizin safına katıldı. Allah’ın Rahmeti Üzerine Olsun…
***
Ahmet Bican Atmaca
25 Eylül 2019 – 9 Ekim 2019 ve 23 Ekim 2019 tarihlerinde yayınlanan Sivrihisar’ın Sesi Gazetesinden alınmıştır.
Yorum Yaz