– TÜRKAY KONAĞI –
Günümüzde Nahide – İhsan Türkay Vakıf Evi konak olarak Sivrihisarlılara ve Türkiye’ye hizmet etmektedir.
Ancılar evi sonradan Türkay Konağı olmuştur. Akçeşme sokakta yer alan ev iki katlı olarak inşa edilmiştir. Üst bölümü çıkmalarla hareketli bir görünüşe sahip yapının dış cepheleri, 1963’de beton harcıyla sıvandığından inşa malzemesi görünmemektedir. Ancak, duvarların durumundan su basmanına kadar moloz taş örgüsü, üst kısımları ahşap arası kerpiç veya tuğla dolgulu karkas şeklinde inşa edildiği anlaşılmaktadır. Üstü kırma çatılı ve makine kiremitleriyle örtülü evin saçakları düz tahta kaplamalıdır.
İç sofalı plan tipindeki evin her iki katı da ikamet amaçlı düzenlenmiştir. Ayrıca küçük bodrumunda iki bölümlü izbesi bulunmaktadır. Tandırevi ve ahır elemanları evin arkasına gelen hayatında yapılmıştır. Bunlardan ahır yıkılmış olduğundan günümüzde mevcut değildir. Evin önünde devşirme mermerden üç basamaklı bir merdivenle çıkılan eyvan şeklinde giriş bölümü bulunmaktadır. Zemini yine devşirme mermerle kaplanmış bu kısmın tavanı, ortasında bir göbekle tahta çıtalıdır. Buradan çift kanatlı ve üzeri ışıklıklı ahşap bir kapı ile evin giriş kat sofasına geçilmektedir. Doğu-batı doğrultusundaki dikdörtgen planlı bu sofanın güney kanadında iki, kuzey tarafında tek oda, hela ve katlar arası bağlantıyı sağlayan ahşap merdiven yer almaktadır.
Mekanın batı ucunda bugün mutfak olarak kullanılan harçevi bulunmaktadır. Böylece iç sofalı plan bu mekanın varlığıyla değişik bir nitelik kazanmaktadır. Zemini tahta döşemeli olan sofanın dışa açılan kapı girişindeki sekialtı bölümünün zemini özgününde tuğla iken sonradan betonla kaplanmıştır, içinde herhangi bir oturma elemanı bulunmayan mekanın kuzey duvarında mermer aynalıklı çeşme tarzındaki lavabo ile çıtalı tavanındaki yalın göbek, ortasında asılı duran eski gaz lambasıyla ilgi çekicidir. Odalar sade bir düzenlemeye sahiptir. Güney taraftaki odaların dolap ve çiçeklikli yüklükleri orta derecede ahşap işçiliği göstermektedir.
Giriş Eyvanının Tavanı
Çift kollu ahşap merdivenle çıkılan üst katta iç sofalı plan daha belirgin bir şekil almıştır. Ortadaki sofanın bir tarafında iki, diğer tarafında tek oda ile, ona bitişik hamam ve merdiven yer almaktadır. Merdivenin üst kısmındaki boşluk ayrıca trabzan olarak değerlendirilmiştir.
Sokak yönünde dışarı çıkma yapan ve sade bir iç mekan anlayışına sahip olan sofanın penceresi önüne, duvar boyunca ahşap sedir yerleştirilmiştir. Burada da aynalığı kabartma şeklinde üzüm sarmaşığı motifleri ile bezeli mermer lavabo bulunmaktadır. Sofadan doğrudan tek kanatlı birer kapıyla girilen odaların iç düzenlemeleri, sonraki müdahalelerle kısmen bozulmuştur. Batı yüzdeki odaların ahşap sedirleri halen durmaktadır. Güneydeki oda, döşemesiyle de özgündür. Ancak, doğu taraftaki odanın sedirinin sökülüp kaldırılmış olduğu anlaşılmaktadır. Sofa ve odalardaki eski dolaplar korunmuş olmakla birlikte; yüklükler kaldırılmış ve yenileri konulmuştur.
Süslemesi
Cepheleri özgünlüğünü yitirmiş olduğundan yapının dış süslemesi konusunda fazla bir şey söylenememektedir. Bununla birlikte, girişin iki yanında, üst katın çıkmasını yüklenen ahşap eliböğründeler, giriş eyvanının çıtalı tavanının ortasında stilize güneş tasviri ile ahşap işlemeli sekizgen göbek kompozisyonu, ahşap geçmeli çift kanatlı giriş kapısının üzerindeki stilize çarkıfelek motifi ile bunların merkezine yerleştirilen beş köşeli birer yıldız dış süsleme unsurları olarak sayılabilir.
Evin iç mekanlarında da sade ve ağır başlı bir süsleme anlayışı hakimdir. Oda kapılarında ve yüklük kapaklarında kayda değer süsleme görülmemektedir. Yalnız dolaplarda ve çiçeklik gözlerinde oyma – geçme yöntemiyle oluşturulan yalın süslemeler bulunmaktadır.
Bunlardan başka, sofa ve odaların çıtalı tavanlarının ortasında bulunan ve aynı kompozisyonu tekrarlayan göbekler mevcuttur. Her iki katın sofasında bulunan lavaboların mermer aynalıklarındaki bitkisel süslemeler de dikkati çekicidir. Evin alt katında, girişin hemen sağındaki odada iki adet “Maşaallah 1320” yazılı alçı rafın da vaktiyle odanın dekorasyonuna katkıda bulunduğu söylenebilir. Sofa tavanında, göbeğe asılı duran eski gaz lambası ise, estetik güzelliği yanında, yakın zamanlara kadar bu evlerin aydınlanmasında üstlendiği rolün de hatırasını yaşatmaktadır.
Tarihlendirme
Yapının bugünkü sahibi M. Kemal Ancı, dedesinin başkasından satın aldığı evin cephesinde, eskiden üzerinde 1928 yazılı tenekeden bir levhanın bulunduğunu ve bu levhanın 1963’de binanın dışının sıvanması esnasında kendileri tarafından kaldırıldığını söylemektedir. Ancak bunun yapının ilk inşasıyla ilgili olduğunu düşünmek güçtür. Zira, evde mevcut 1320 yazılı alçı raflar, yapının o tarihten önce inşa edilmiş olması gerektiğini göstermektedir. Bu durumda, üzerinde tarih bulunan teneke levhanın ilk inşasıyla ilgili olmadığı ve başka bir amaçla yapının cephesine iliştirildiği anlaşılmaktadır. Alçı raflardaki tarihe uygun olarak, yapının 1902’den önce tamamlanmış olduğunu kabul etmek akla uygun düşmektedir.
Tarihi Sivrihisar Evleri
Prof. Dr. Yüksel Sayan – Ege Üniversitesi, 2009
Yorum Yaz