– Sivrihisar Pessinus –
(Ballıhisar) Antik Kenti Ören Yeri. Antik Pessinus kenti, Sivrihisar’ın güneyinde yer alan Ballıhisar köyü sınırlarının içerisindedir. Sivrihisar ilçesine 15 km. Eskişehir iline 105 km. dir.
1- Sivrihisar Ballıhisar Köyü yerleşim içinde yer alan Pessinus Antik Kenti kalıntıları, eski çağın en önemli kült merkezlerinden biridir. PESSINUS, dönemin sahil kenti olan Efes ile Frig Krallığın başkenti olması bakımından önemini ispatlamıştır. Asırlar boyunca askeri ve ticari yollar üzerinde yer alması onun gelişmesine ve ün almasına neden olmuştur.
Mekke ya da Kudüs gibi kentlerde olduğu haliyle çağının kutsal figürlerindendir. Bilindiği gibi Pessinus Antik Çağın ana tanrıça Kibele’nin yaşadığı kenttir. Belki de güzel yurdumuz Anadolu ismini buradan almış olabilir.
Friglerin efsane kralı, dokunduğu her nesnenin altına dönüştüğü, eşek kulaklı Midas’ın annesi olan Kibele’dir. Kral Midas döneminde Pessinus zenginliği ile üne kavuşmuştur. Helenistik ve Roma döneminde hacıların seyyahların ve tüccarların uğrak yeri, yıldızı parlayan büyük bir kent haline gelmiştir.
Dünyaca bilinen ve önemsenen Frig Vadisi, Kütahya, Afyon, Seyitgazi ve Han’dan sonra Sivrihisar bölgesinde devam eder. Adı geçen bölge aynı zamanda kral yolu olarak bilinmektedir.
M.Ö. 6. Yüzyılda Frig Devleti tarihten siliniyor. Ancak Frig halkı bölgede, gelenek, örf ve adetleriyle yaşamaya devam ediyorlar. Bölge yeni ve güçlü Lydia İmparatorluk egemenliğine giriyor. Ünlü kral Kloissos’un (Karun gibi zengin ifadenin sahibi) Pessinus bölgesindeki zengin altın yatakları nedeniyle Lydia dönemin en zengin ve görkemli tarihini yaşamıştır.
Tarihi süreç Helenistik dönemine geldiğinde, Pessinus yeniden ve güçlü bir şekilde ön plana çıkıyor. Yerel kültlere özellikle de tanrıçalara önem verilen bölge olarak Pessinus ve Kibele’nin en büyük tapınma yeri olarak öneme sahip oluyor. Pessinus Kibele’sinin gökten inmiş bir idol olarak tapmanın görmesi, büyük olasılıkla siyah bir gök taşıdır. Tıpkı Mekke’de Kabe’deki Hacer-ül Esved taşı gibi tanınmıştır. Pessinus sadece Kibele’ye değil sevgilisi Attis’e de ev sahipliği yaptığı biliniyor.
Mitoloji: Roma imparatorluğu döneminde Akdeniz hakimiyetine sahip olamayan, ayrıca Kartacalılarla yaptıkları savaşlarda zafer kazanamayan Romalılar kahinlere başvururlar, kahinler eski Sibylline kitaplarından ana tanrıça Kibele’nin Roma’ya getirilmesini söylerler. Romalılar Anadolu’daki müttefikleri Bergama kralına haber göndererek, Pessinus’taki ana tanrıça Kibele’nin Roma’ya getirilmesi ricasında bulunurlar. Siyah mermer taşı görünümündeki tanrıça M.Ö. 204 yılında, Pessinus’taki tapınağından alınıp, Roma’ya taşınır ve Roma’nın yedi tepesinden biri olan Palatinus’a yerleştirilip, adını zafer tapınağı olarak değerlendirirler. Ayrıca tanrıçanın Roma’ya getirilişi olan 12 Nisan’ı bayram ilan ederler. Bu olaydan sonra Romalılar her savaştan zaferle çıkarlar.
Pessinus’ta ilk kazılar 1967 yılında başlamıştır. Örenyeri ana kazı alanı mevcut Ballıhisar Köyü’nün yerleşim alanı altında olduğundan arkeolojik kazılara ara verilmiştir. Kazılar sonucu mabet, tiyatro ve çarşılar ortaya çıkmıştır. Ballıhisar köyünde iki müze bulunmakta ve kazılarda ortaya çıkan eserlerin bir kısmı bu müzelerde sergilenmekte, önemli bir bölümü ise Eskişehir Arkeoloji müzesinde bulunmaktadır. K-1
2- Anadolu, jeopolitik önemi nedeniyle çeşitli ulusların uğrak yeri olmuştur. Her gelen ulus, kendi kültür ve uygarlığını yansıtan değerli eserler bırakarak, yerini başka bir ulusa terk etmiştir. Pessinus, Sivrihisar’ın 15 km. güneydoğusunda, şimdi Ballıhisar köyünün kurulu olduğu yerle buranın etrafını çevreleyen alanda bulunan kutsal şehirdir.*
* Ballıhisar’daki harabelerin eski Pessinus şehrine ait olduğunu Charles Texier’in tesbit ettiği bilinmektedir.
Galatlar Pessinus’e gelmezden önce, burası Frig, Hitit, Asur, Lidya ve Pers yönetimi altına girmiştir. Pessinus isminin, Yunanca “düşmek” anlamına gelen PESSEIN’den alındığını ileri sürenlerin yanında “oyun taşı, zar” anlamında olduğunu iddia edenler de vardır. İlk fikir akla daha yakındır. Zira Romalılarla Asurlular arasında geçen savaş sırasında, Romalılar Bergama kralı ATAL dan, (M.Ö. 241-197) Ana tanrıça Cybél’in ünlü heykelini istediler. Ağzında, gökten indiği söylenilen meteor taşı bulunan bu gümüş heykel M.Ö. 204 yılında Scipicn Nasica tarafından Roma’ya taşındı. (Ernest Famboury; Ankara Suide Touristique, Edition Française, 1933- s.264)
Pessinus, Ana tanrıça Cybél’e inananların dini merkezi idi. Cybéle, Anadolu’daki ulusların en eski baş tanrıçası olduğu düşünülecek olursa, buranın Frig göçlerinden daha önce kurulduğu anlaşılır. Eski devirlerden beri, domuz eti yemeyen Pessinus halkı, geleneklerine bağlı bir topluluktur. Pessinus şehrinin kendine mahsus özel bir ordusu vardı. Galatlıların saldırılarından sonrada kendi bağımsızlığını korumayı başardı. M.Ö. 25 yılında Romalılar tamamen hakim oldular.
Galatia’nın bölünüşü sırasında Pessinus “Galatia Salutaris” in başşehri, aynı zamanda dini merkezi oldu. Sivrihisar toprakları içinde yer alan “Galatia Salutaire” bu ismini maden suları ve kaplıcalarından alır.
Eski devirlerden beri Cybele’nin büyük bir tapınağının var olduğu çeşitli kaynakların verdiği bilgiler arasındadır. Charles Texier, bulunan harabelerin sadece tapınak değil, tiyatro, şehrin bütün yapılarının hatta at koşularının yapıldığı hipodromdan kalma olduğunu ileri sürer.
1967 yılından beri Gand Üniversitesi Profesörlerinden Pierre LAMBRECTS yönetiminde yapılan kazılarda bir tapınak ve yeraltı mezarlığı bulunmuştur.
M.S. IV. yüzyılın ortalarına doğru şehirde eski Cybel dinine ait inanışın kayboluşu, Hristiyanlığın tesiri ve yayılması ile Pessinus önemini yavaş yavaş kaybetmiştir. Ayrıca Ancyre’ (Ankara) nın gelişmesi ve Galatia’nın başşehri olması Pessinus’un değerinin kaybolmasına neden olmuştur.
Sadece gözle görülen yıkıntı ve kalıntılara dayanarak bu şehrin eski durumunu, kutsal Arayit dağına kadar uzanan kuruluş alanını kestirmek kolay değildir. K-2
3- Bugün Sivrihisar – Ballıhisar köyü sınırları içinde yer alan Pessinus antik kenti kalıntıları belki Efes harabeleri ya da Boğazköy’ün Aslanlı Kapısı kadar etkileyici bir izlenim bırakmaz ziyaret edenlerde… Ancak bu kalıntılar kuşkusuz Eskiçağ’ın en önemli kült merkezlerinden kutsal kentlerle karşılaştırılabilecek bir kutsallığa ev sahipliği yapmışlardır.
Mitolojiye göre Kral Midas tanrıça Kibele’nin oğlu, Pessinus da Kral Midas’ın başkenti. Yine mitolojiye göre Pessinus’taki Kibele tapınağının kurucusu da o. Pessinus çevresinde yapılan yüzey araştırmaları, Demir Çağında burada muhakkak bir Frig yerleşmesi olduğunu ortaya koyuyor. Bu bölgede Frigler yaşamış ve bir zamanlar Frigçe Anadolu’da konuşulan dillerden biriymiş.
Kibele deyince hemen Frigler gelir akla… Oysa Frigler dünkü çocuk, onlardan önce Hititler var, Hurriler var, bunlar isimlerini bildiklerimiz; onlardan binlerce yıl önce Çatalhöyük’te yaşayan kadim yurttaşlarımız var. Tapındıkları tanrıçaların hepsi de Pessinus’un ünlü tapınağının hanımına çok benzer özelliklere sahip. Tanrıçanın Kibele şeklindeki telaffuzu eski Yunancadan kalmadır.
Frig Devletinin kaderi de Hititlerden farklı olmuyor. M.Ö. 6. yüzyılın başlarında tarih sahnesinden siliniyorlar. Tarih sahnesi derken siyasi tarihi kastediyoruz. Yoksa Frig halkı bölgede yaşamaya uzun yıllar devam ediyor, Frig kültürü, Frig dili, Frig inançları hep yaşıyor.
M.Ö. 6. yüzyılın başlarında Frig toprakları, Lydia kralı Kroisos’un imparatorluğunun parçası oluyor. Kroisos’u biz Karun olarak biliriz. Hani bir deyim vardır “Karun gibi zengin” diye… İşte bu Karun, Lydia Kralı Kroisos. Topraklarındaki altın yatakları sayesinde güçlü bir krallık kurmuş, Frig ülkesini de egemenlik altına alınca zenginliğine zenginlik katmış.
İmparator Justinian döneminde ismi Justinianopolis olarak değiştirilir, öncesinde ise piskoposluk merkezi yapılmıştır. 715’te Arap akınları Pessinus’u tahrip eder. 11. yüzyılda Selçuklu kontrolüne girer ve derece derece önemini yitirir. K-3
Kibele (Kybele) Tapınak Kenti
4- Modern köyün doğusunda, kuzey yamacında Roma imparatoru Hadrian (M.S. 117-138) yönetiminde inşa edilmiş ya da yeniden yapılanmış 8000 kişilik bir tiyatro bulunmaktadır.
M.Ö. 25 civarında, Augustus Galatia eyaletini İç Anadolu’da kurduğunda Pessinus Roma hakimiyeti altına girmiştir. M.S. 362’de İmparator Julian buraya taşınmıştır.
Ghent Üniversitesi burada 1967 yılında Kybele’nin geç dönem tapınağı olan ünlü sunağı bulmak amacıyla kazılara başlamıştır. Bu yapı halen bulunamamıştır. Kentin var sayılan kuruluşundan M.Ö. 4. yüzyıla kadar olan dönem hakkında bir bilgi yoktur.
Helenistik, Roma ve Erken Bizans dönemleri hakkında neredeyse net bir resmimiz vardır: Ghent ekibinin çalışmalarının sonuçları Pessinus’ta bulunan yazıtlar ve antik yazarların yazıları ile desteklenmektedir.
Modern köyün çeşitli kesimlerinde geç Helenistik, Roma ve Bizans evlerinin kalıntıları ile atölyeler ve bir Bizans kilisesi ile kalesi kazılmıştır. Bu yapıların tamamı yerel taş ve mermer kullanmaktadır – yaklaşık 12 km mesafede bir mermer ocağı saptanmıştır. Üç ya da dört nekropol belirlenmiş ve kısmen kazılmıştır. Gömüler M.Ö. 2. ve 3. yüzyıldan itibaren başlamaktadır ve büyük bir bölümü içlerinde zengin mezar malzemesi bulunan mermer lahitlerden meydana gelmektedir.
Pessinus’a ilk ne zaman yerleşilmiştir? Şu ana kadar keşfedilen en erken oturma izi M.Ö. 1600 civarına ait bir Eski Hitit sürahisidir. “Tapınak Alanı’ adı verilen asıl kazı açması içinde bulunmuştur. Burada aynı zamanda küllerden meydana gelen bir katman da saptanmıştır. Bunlar radyo-karbon testi sonucunda M.Ö. 1500 civarına tarihlenmiştir. Bunlar alanın en azından M.Ö. 2. bin yıl döneminden beri yerleşim için kullanıldığına işaret etmektedir.
Frig kaya mezarları, kaya duvarı süslemeleri ve diğer Frig yerleşimine ait izler Ballıhisar’ın (Pessinus alanı) yaklaşık 8-14 km kuzeyinde dört değişik noktada ortaya çıkarılmıştır. Bunların arasında en önemlisi Pessinus’a 8 km mesafede bulunan Tekören köyüdür, burada M.Ö. 8. – 6. yüzyıllara tarihlenen bir Frig oda mezarı, üç basamaklı sunak, iki su havzası bulunmuştur.
Anadolu’da ve ve Asya Minör dahilinde bulunan Helenistik-Roma kentleri genellikle şehir duvarlarına sahiptiler, ancak şu ana kadar Pessinus’ta böyle bir duvar saptanamamıştır. Modern köyün doğusunda, kuzey yamacında Roma İmparatoru Hadrian (M.S. 117-138) yönetiminde inşa edilmiş ya da yeniden yapılanmış 8000 kişilik bir tiyatro bulunmaktadır. Geçtiğimiz iki yüzyıl boyunca yerel halk tarafından mermer oturma sıralarının tamamı kaldırılmıştır.
Kazı evi ve Araştırma merkezi arasında anıtsal bir yapının duvarı görülmektedir. Bu ‘Geç Roma Yapısı’ olarak tanımlanmıştır. Bu yapı 1960’lar sırasında kısmen kazılmıştır. Günyüzü dağının tepesinde bulunan anıtlar ise kesin bir şekilde Pessinus ile ilişkilendirilemez, ancak Kybele ile bir ilgileri varsa böyle bir ilişki mevcut olmalıdır.
M.Ö. 2. yüzyılın başından itibaren kentin tapınak – devlet durumundan Yunan tarzı bir polis olma yolunda değişikliklere uğradığı ve Anadolu’da yaygın bir şekilde bilinen Greko-Romen kentlerden birisi olmaya başladığı düşünülmektedir. Anıtsal yapılar dikilmiştir – tapınak bloğu, gymnasium,* tiyatrolar, sütunlu meydan vs. Pessinus aynı zamanda kendi sikkelerini de basmıştır.
Pessinus Kazısı 2009’dan itibaren Melbourne Üniversitesinden Prof. Gocha Tsetskhladze yönetiminde sürdürülmektedir. Çalışmalarda öğrenciler ve değişik araştırma alanlarından uzmanlar bulunmaktadır. Üniversite, çalışmalarını A.B.D, Avustralya, Belçika, İngiltere, ve Türkiye’den katılımcılar ile gerçekleştirmiştir. Özellikle Pessinus çevresinde ve Tekören gibi diğer alanlarda hatırı sayılır miktarda jeofiziksel çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Yunan yazıtlı bir mermer Roma dönemine ait arşitrav‘ın* keşfedilmesi bir kez daha Roma Döneminde Pessinus’un devasa anıtsal yapılara sahip olduğunu göstermektedir.
*Arşitrav: arkitrav olarak da bilinen, antik dönem mimarisinde kolon destekli yapılarda sütun başlıklarının üzerine gelen yatay taşıyıcı eleman.
* Gymnasium: Öğrencileri Üniversiteye hazırlayan yüksek dereceli lise seviyesinde okul
Pessinus Antique ruins
Kaynaklar:
1- Sivrihisar Eğitim Vakfı Yayınları
2- Yusuf Mesut Kilci – Tez, 1981
3- Yrd.Doç. Dr. Fatma Sevinç ERBAŞI – Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fen Ed.Fak. Tarih Böl.Öğretim Üyesi
4- Gocha TSETSKHLADZE – Kazı Başkanı, Pessinus Kazıları, Melbourne Üniversitesi, Avustralya
3-4- Eskişehir Valiliği, EskiYeni Şehir Kültür Dergisi -Temmuz 2010
Bu pazar Çetin Oğuz rehberliğinde @tabanvaykervanı ile #pwsunus antik kentine yolumuz düştü. Çölde su bulmuş gibiydik. Müzenin rehberi CEMALETTİN ATAYLI çok neşeli ve espirileri ile bölgenin tarihini anlattı. Yıllardır yakınından geçtiğimiz bu Antik kent niye “Göbekli tepe” gibi olmasın ki. Bizlerde bu tanıtıma yardımcı olacağız.