Ad Bilimi (Onomastik) sahasının alt dallarından birisi de Yer Adları Bilimi (Toponomi)’dir. Toponomi’yi toprağın dili olarak da nitelemek mümkündür. Ona kulak verdiğimizde yaşadığımız coğrafyanın hikâyesi karşımıza çıkar.
Sivrihisar’daki köy ve mahalle adları, Türk yer adları sistematiği uyarınca incelenip sınıflandırıldığında şu sonuçlara ulaşmak mümkündür.
MEKÂNA DAYALI ADLANDIRMALAR
Yerin Coğrafi Özellikleri
Aktaş: Bu adın bölgedeki beyaz renkli taşlarla ilişkilendirilerek verildiği anlaşılmaktadır. Türkiye genelinde Aktaş adlı pek çok yerleşim birimi bulunmaktadır. Osmanlı kaynaklarına göre Aktaş adında Koçhisar ve Aksaray civarında meskun Türk boyları bulunmaktadır.
Bahçecik: Bahçe sözcüğüne başta küçültme bildirirken zamanla yer adı yapımında kullanılan +cık eki getirilmek suretiyle oluşturulan Bahçecik adına Anadolu’nun başka yerlerinde de sıklıkla rastlanmaktadır.
Beyyazı: Eski adı Devletşah olan köyün adı zamanla Dolaşa’ya dönüşmüş en sonunda Beyyazı şeklinde değiştirilmiştir. Beyyazı adının Devletşah adına öykünmenin yanında çevrenin düz oluşundan ötürü verildiği anlaşılmaktadır. Osmanlı kayıtlarına göre Devletşah bir yörük boyunun adıdır. Bu boy 17. yüzyıla dek Sivrihisar’ın bağlı olduğu Hudâvendigâr sancağı yanında, Söğüt kazasında, Adana ve Tarsus sancaklarında meskundur.
Buzluca: Buzluca adının yer adlarında sıklıkla kullanılan ve nitelik bildiren +CA ekiyle türetilmiş olması bu yörenin buzlu yapısıyla açıklanabilir. Trabzon ilinin Araklı ilçesinde de aynı adla bir mahalle bulunmaktadır.
Dumluca: Dumluca, yer adlarında sıklıkla kullanılan ve nitelik bildiren +CA ekiyle türetilmiştir. Bu adın türediği ‘dumlu’ sözcüğü Eski Türkçede tumlugşeİdinde olup “soğuk” anlamındadır (EDPT: 506). Türkçenin seslik gelişimi uyarınca Oğuz lehçesi özelliği olarak sondaki g düşmüş baştaki t, d’ye dönmüştür. Dumluca adı ile bu yörenin soğuk su kaynağına işaret edilmektedir. Türkiye’de Dumlu, Dumlu- yazı, Dumlusu, Dumlukuyu, Dumlugöze, Dumlupınar, Dumlukaya yer adlarında soğukluk olgusuna gönderme yapılarak bu adlar verilmiştir. Sivrihisar dışında Mardin Derik’te, Sivas Divriği’de, Bingöl Genç’te Dumluca adında yerleşim birimleri bulunmaktadır. Bunun yanında köyün kuruluşunda Dumlu Baba adlı zatın öncülük ettiği rivayetinden hareketle de Dumluca ismini açıklamak mümkündür. Ancak köydeki soğuk su kaynağı soğukluk olgusuyla adın izahını güçlendirmektedir.
Elcik: +cik ekinin adlardan yer adı türetmesi özelliğine (Korkmaz 2003: 43) uygun olarak el “yurt” sözcüğünden türetilmiştir. Muğla’nın Dalaman ilçesinde de aynı adla bir mahalle bulunmaktadır.
Gerenli: Eskişehir yöresinde “verimsiz, tuzlu, çorak toprak” manasında kullanılan geren sözcüğünden (DS VI: 1998) hareketle bu adın verildiği anlaşılmaktadır. Kastamonu’nun Tosya ilçesinde de aynı adla bir yerleşim birimi bulunmaktadır.
Göktepe: Köy, yakınlarında bulunan yüksek tepelik araziden ötürü bu adı almış olmalıdır. Anadolu’nun pek çok yerinde Göktepe adlı yerleşim birimi bulunmaktadır.
İlören: Köyün adı il “şehir niteliğindeki yerleşim yeri” ve ören “kalıntı” sözcüklerinden oluşmaktadır. Köyün ilk adının İlkviran oluşuna bakarak yerleşim biriminin kendinden önceki addan yola çıkılarak verildiği düşünülebilir.
Kaldırım: Köyün çevresinde bulunan kaldırım biçimli taşlar nedeniyle bu ad verilmiş olmalıdır.
Karacakaya: Köy yakınında bulunan koyu renkli kayalıklardan ötürü bu adı almıştır. Türkiye’de aynı adlı başka yerleşim birimleri mevcuttur.
Karakaya: Köy sınırları içinde koyu görünümlü pek çok kayalığın bulunması bu adı almasına yol açmıştır.
Kertek: Anadolu ağızlarında kertek sözcüğü “yastık” anlamına gelmektedir. Köyün civarında bulunan yastık biçimindeki tepeciklerden ötürü bu ad verilmiş olmalıdır.
Koltan: Tarihi kayıtlarda köyün adı koltavan olarak geçmektedir. Koltan adının Koltavan’dan dönüştüğü anlaşılmaktadır. Kol ve tavan sözcüklerinden oluşan birleşik yapıyı Anadolu ağızlarında kol’un “susuz dere; koyak, vadi” ; tavan’nın “harman yeri” anlamlarını göz önünde tutarak kaltavan’ı “harmanı koyaklara yakın yerde kururlu” manası verilebilir.
Zey: Zey sözcüğü Anadolu ağızlarında “şap” anlamına gelmektedir. Yörede bir dönem şap taşı çıkarılmış olması köyün bu adı almasına vesile olmalıdır.
Çevrenin Renk Özellikleri
Karacakaya: Köy yakınında bulunan koyu renkli kayalıklardan ötürü bu adı almıştır. Türkiye’de aynı adlı başka yerleşim birimleri mevcuttur.
Karakaya: Köy sınırları içinde koyu görünümlü pek çok kayalığın bulunması bu adı almasına yol açmıştır.
Yeşilköy: Köyün eski adı Acı Yaylası’dır. Acı sözcüğünün olumsuz algılanması nedeniyle Yeşilköy adı verilmiştir.
Başka Yere Göre Konumu
Aşağıkepen: Kepen sözcüğünün Anadolu ağızlarında “Taşlık, kayalık yerden geçen dar yol, geçit” anlamındaki ‘keben’ sözcüğüyle yakınlığı dikkat çekmektedir. Köyün içinden geçen suyun Yukapıkepen köyünden başlayarak Aşağıkepen’e eriştiği göz önünde tutulursa suyun akış istikametinde oluşturduğu geçidin alt kısmında bulunduğu için köye bu adın verildiği düşünülebilir.
Yenice: Mahallenin kurulduğunda yeni olarak değerlendirilmesi bu adı almasına yol açmış olabilir. Yenice adlı Türk boyundan hareketle bu adın konulmuş olması ihtimalini de gözden uzak tutmamak gerekir.
Yenidoğan: Köyün sonradan yerleşen yeni sakinleri tarafından imar edilmesi sonucu bu adı aldığı anlaşılmaktadır.
Yeniköy: Köyün, etraftaki yerleşim birimlerine göre yeni kurulmuş olması bu adı almasına yol açmış olmalıdır
Yukarıkepen: Kepen sözcüğünün Anadolu ağızlarında “Taşlık, kayalık yerden geçen dar yol, geçit” anlamındaki keben sözcüğüyle yakınlığı dikkat çekmektedir. Köyün içinden geçen suyun Aşağıkepen’e eriştiği göz önünde tutulursa suyun akış istikametinde oluşturduğu geçitin üst kısmında bulunduğu için köye bu adın verildiği düşünülebilir.
Yerin Bitki Örtüsü
Böğürtlen: Yerleşim yerinin bitki örtüsündeki böğürtlenlerden ötürü bu ad verilmiş olmalıdır.
Çaykoz: Köyün adı yakınlarında bulunan çay ile koz “ceviz” sözcüğünün birleşiminden oluşmuştur.
Gülçayır: Yörenin bitki örtüsünden ötürü bu ad verilmiş olmalıdır.
Güvemli: Sivrihisar’da “bir çeşit yabanî erik” manasına gelen güvem sözcüğünden hareketle bu adın verildiği anlaşılmaktadır.
Sarıkavak: Çevrede bulunan kavak ağaçları nedeniyle köyün bu adı aldığı anlaşılmaktadır.
Yerin Çevresinin Hayvan Varlığı
Sığırcık: Bu ad köyün hayvan varlığında bolca yeri olan sığırcık kuşlarından hareketle verilmiş olmalıdır.
Çevredeki Yapılar
Ballıhisar: Köyde bulunan hisar kalıntıları nedeniyle bu ad verilmiş olmalıdır.
Benlikuyu: Köyün civarında bulunan kuyudan ötürü bu ad verilmiştir.
Camikebir: Mahallede bulunan büyük camiden ötürü bu ad verilmiştir.
Hamamkarahisar: Köyde bulunan hamamlar nedeniyle böyle bir adlandırmanın yapıldığı anlaşılmaktadır. Yer adında geçen hisar günümüze ulaşmamıştır.
Kubbeli: Mahallede bulunan Selçuklu tarzı kubbeden ötürü bu ad verilmiş olmalıdır.
Kurşunlu: Mahallede bulunan kubbeleri kurşunla kaplı, tarihî camiden ötürü bu ad verilmiştir.
Mülk: Köy sınırları dahilinde mülk olarak değerlendirilebilecek kümbetten hareketle bu ad verilmiş olmalıdır.
Tekören: Tekören adı Tekkeviran’dan gelmektedir. Köydeki eski tekkenin bu ada kaynaklık ettiği anlaşılmaktadır. Elazığ ve Siirt’te aynı adla yerleşim birimleri bulunmaktadır.
Yerin Çevresindeki Su Kaynakları
Çaykoz: Köyün adı yakınlarındaki çay ve koz “ceviz sözcüğünden gelmektedir.
Yakapınar (Ertuğrul): Köyde bulunan pınar dolayısıyla bu ad verilmiş olmalıdır.
İNSANA DAYALI ADLANDIRMALAR
Kişi Adları ve Unvanlar
Babadat: Köyün, kuruluşuna öncülük eden zatın adını taşıdığı anlaşılmaktadır.
Benliyaver: Eski adı Gavurören olan köy rivayete göre Kurtuluş Savaşı’nda bölgeye gelen ve belirgin beni olan yaverden ötürü bu adı almıştır.
Biçer: Cumhuriyetten önce çiftlik durumunda olan yerleşim biriminin köye dönüşmesine öncülük eden ailenin soyadı ile adlandırılmıştır.
Ertuğrul (Yakapınar): Kafkasyadan göçerek bu köyü kuran insanların öncüsü olarak anılan şahsın adından hareketle bu ad verilmiştir.
Hızırbey: Mahalle, kuruluşuna öncülük eden zatın adını taşımaktadır.
Hüdavendigar: Köyün kuruluşuna Balkan göçen vatandaşlarımızın öncülük etmesi köy adının Balkanların fethine önemli hizmetleri olan I. Murat’ın unvanı olan Hüdavendigâr’dan hareketle verildiğini düşündürmektedir.
İbikseydi: Mahallenin kuruluşuna öncülük eden zatın adından hareketle verilmiştir.
İlyaspaşa: Köyün kuruluşunda etkisi bulunan zatın adını taşımaktadır.
Karadat: Köyün, kuruluşuna öncülük eden zatın adını taşıdığı anlaşılmaktadır.
Karaburhan: Köyün, kuruluşunda etkisi bulunan zatın adını taşıdığı anlaşılmaktadır.
Memik: Köyün eski adının Memlûk olduğu ifade edilmektedir. Memik sözcüğünün Memlûk’ten dönüşme olasılığı hayli yüksektir.
Nasrettin Hoca (Hortu): Nasreddin Hoca’nın yaşadığı bölgeye yakınlığı düşünülerek köye sonradan bu ad verilmiştir.
Paşakadın: Köyün imar edilmesinde emeği geçen Paşakadın namındaki hanımdan hareketle bu ad verilmiş olmalıdır.
Sadıkbağı: Köyün kuruluşunda emeği geçen Sadık Baba adlı zattan ötürü bu ad verilmiştir.
Selimiye: Köyün eski adı Azmak “küçük su birikintisi, gölcük, bataklık” gibi anlamlar taşımaktadır. Daha sonra verilen Selimiye adının Konya’da sancak beyliği yapan II. Selimle ilgili olması ihtimali vardır.
Yaverören: Ahali arasındaki rivayete göre köyün adındaki “yaver” kelimesi, köye gelen bir paşanın yaveri ile ilgilidir.
Yunusemre: Tasavvufi şiirleriyle Anadolu’daki şekillenen Türk kültürüne yön veren Yunus Emre’nin anısına bu ad verilmiştir.
Türk Boy, Oymak ve Aşiret Adları
Aydınlı: Aydınlı adını taşıyan Yörük Türkmen boyunun (Türkay 1979: 213- 214) yerleşimi nedeniyle bu adı almış olmalıdır.
Beyyazı (Devletşah): Beyyazı köyünün eski adı olan Devletşah aynı zamanda bir Yörük boyunun adıdır.
Çandır: Aynı adı taşıyan Yörük boyundan hareketle verilmiş olmalıdır.
Demirci: Aynı adı taşıyan Yörük-Türkmen taifesinden hareketle verilmiş olmalıdır.
Dinek: Dinek adını taşıyan Türkmen boyundan hareketle bu ad verilmiş olmalıdır. Eskişehir Mihallıççık’ta, Konya’da, Karaman’da ve Antalya’da bu adı taşıyan yerleşim birimlerinin kadim sakinleri ile Sivrihisar Dinek’i kuranlar akraba olmalıdırlar.
Dümrek: Sözcüğü Anadolu ağızlarındaki dümbek “dümbelek” ile ilişkilendirerek açıklama gayretleri olsa da bu çok yerinde görünmemektedir. Eskişehir Mihalıççık’ta bir, Çanakkale’de bir, ve Kütahya’da üç adet olmak üzere aynı adı taşıyan yerleşim birimlerine rastlanılması bir boyun iskân süreciyle açıklanabilir. Nite-kim kaynaklarda Döğrek adlı Yörük boyunun Kütahya’da yerleştiği kaydedilmektedir (Türkay 1979: 336). Bu bilgiler ışığında Sivrihisar’da bulunan tıpkı Kütahya’daki Dümrek’ler gibi Döğrek boyunun adının dönüşmesi sonucu oluştuğu ifade edilebilir.
Elmalı: Yerleşim biriminin bu adla anılan Türk boyundan hareketle adlandırılması söz konusudur.
Gedik: Aynı adı taşıyan Yörük-Türkmen boyundan hareketle verilmiş olmalıdır.
Hortu (Nasrettin Hoca): Köyün en eski adı Hortu, bu yörede iskan edilen Türkmen boylarından Hortulu ile ilişkili olmalıdır. Konya Ereğli’de aynı adla anılan mahallenin kurucuları ile bu yörenin sakinlerinin aynı soya dayanma olasılıkları oldukça yüksektir.
İğdecik: Yöreye yerleşen İğdecik Yörüklerinden ötürü bu ad verilmiştir. Eskişehir Mihallıççık, Aydın, Giresun, Kayseri, Manisa, Sivas, Bingöl, Isparta, Çankırı ve Yozgat’ta aynı adla yerleşim birimleri bulunmaktadır.
Kadıncık: Köyün adını “Kadın”, “Kadınoğlu” olarak anılan Yörük boyu ile ilişkilendirmek mümkündür.
Karabaşlı: Mahallenin adının aynı adla anılan Yörük boyundan hareketle verildiği söylenebilir. Afyon, Giresun ve Zonguldak’ta aynı adı taşıyan yerleşim birimlerine tesadüf edilişi bu boyun Anadolu’daki dağılımı ile ilgili olmalıdır.
Karacalar: Aynı adı taşıyan Türkmen boyundan hareketle verilmiş olmalıdır.
Karacaören: Bir Türkmen boyunun adı olan “Karaca” ile “ören” sözcüğünden meydana gelmiştir.
Karacaören Yaylası: Bir Türkmen boyunun adı olan “Karaca” ile “ören” sözcüğünden meydana gelen yerleşim yeri adının yayla özelliği gösteren bir bölgeye ait olduğu anlaşılmaktadır.
Karkın: Oğuzların yirmi dört boyundan biri olan Karkınların adını taşımaktadır. Kırşehir, Sivas, Konya ve Aksaray’da bulunan Karkın adlı yerleşim birimlerinin kadim sakinleriyle bu yörenin sakinlerinin aynı soya dayanmaktadırlar.
Kaymaz: Belde adı önceki adı olan Grekçe Kaytrus’la ilişkilendirilebilse de Kaymaz adında bir Yörük-Türkmen boyunun varlığından bu boyala da ilişkilendirilebilir. Nitekim, Çankırı, Çorum, Bingöl, Afyon ve Artvin’de aynı adlı yerleşim birimlerine rastlanması bu iddiayı doğrulamaktadır.
Kılıç: Mahallenin kuruluşuna öncülük edenlerin Yörük boylarından Kılıç taifesine mensup oluşu nedeniyle bu ad verilmiş olmalıdır. Nitekim Adıyaman, Ağrı, Mersin, Sivas, Isparta, Batman ve Zonguldak’ta aynı adlı yerleşim birimlerine rastlanması bu boyun iskan süreçleriyle açıklanabilir.
Kınık: Oğuzların yirmi dört boyundan biri olan aynı zamanda Selçuklu hanedanının çıktığı boy olan Kınıklardan hareketle bu ad verilmiştir. Türkiye’nin pek çok ilinde bulunan Kınık adlı yerleşim birimlerinin ahalisiyle Kınık köyü halkı aynı soya dayanmaktadır.
Koçaş: Sözcük anlamı olarak “arabacı” manasına gelen sözcük aynı zamanda bir Yörük boyunun adıdır. Mersin, Konya, Tokat, Karaman, Kastamonu, Aksaray illerinde aynı adla yerleşim birimlerinin bulunması bu boyun iskân güzergâhı ile ilişkilidir. Zikredilen boyun yerleştiği merkezlerden birinin de Sivrihisar oluşu köyün bu adı almasına neden olmuştur.
Oğlakçı: Köyün adının aynı adla anılan Yörük boyundan geldiği düşünülebilir.
Yenice: Mahallenin kurulduğunda yeni olarak değerlendirilmesi bu adı almasına yol açmış olabilir. Aynı zamanda Yenice adlı Türk boyundan hareketle bu adın konulmuş olması ihtimalini de gözden uzak tutmamak gerekir.
DEĞERLERE DAYALI ADLANDIRMALAR
Dinle İlgili Adlandırmalar
Ahiler: Köyün kuruluşuna Ahilik tarikatına bağlı kimselerin öncülük etmesi neticesinde bu ad verilmiş olmalıdır.
Kurtşeyh: Köyde yaşamış Kurtşeyh namındaki din ulusundan hareketle bu ad verilmiştir.
Buhara: Yeni kurulan bu köy Orta Asya’nın dini merkezlerinden biri olan Buhara şehrinden esinlenerek adlandırılmıştır.
Önemsenen Kavramlar
Cumhuriyet: İstiklal savaşı sonrasında devletimizin kazandığı yönetim şeklinden hareketle bu ad verilmiştir.
İstiklalbağı: Eski adı İsrailbağı olan köy Eskişehir’in İstiklal Savaşındaki önemine binaen güzel adlandırma yoluyla İstiklalbağı olarak adlandırılmıştır.
Ortaklar: Yirminci yüzyıl başında yöreye göçen ahaliye devletin ortak kullanılacak arazi tahsis edişi nedeniyle bu adı aldığı düşünülmektedir.
Sivrihisar’daki yer adlarının Türk yer adı verme mantığını tüm yönleriyle yansıttığı görülmektedir. Türkçenin ve adlandırılacak yörenin özellikleri göz ardı edilerek yer adlarımızın değiştirilmesi ya da yeni adlar üretilmesi Türk kültürü açısından olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Sivrihisar’da bu durumun yansıması olarak Hortu’nun yanına Nasrettin Hoca adının eklenmesini gösterebiliriz. Mahallin en eski adı Hortu, yörede iskân edilen Türkmen boylarından Hortulu ile ilişkili iken bununla yetinilmeyerek Nasrettin Hoca adı da eklenmiştir. Nasrettin Hoca adının Hortu’nun yerini alması halinde yörenin sosyal tarihinden önemli bir iz silinebilecektir.
Ülkemizde değişik saiklerle değiştirilen yer adlarında aynı türden pek çok örneğe rastlamak mümkündür. Bahaeddin Yediyıldız tarafından yapılan bir araştırmada Türkiye de yer adı verme usulleriyle ilgili olarak elde edilen verilerde yer adlarının çoğunlukla boy, oymak, aşiret ve şahıs adlarıyla doğal olgulardan hareket edilerek meydana getirildikleri ortaya konulmuştur. Sivrihisar yer adları bu tespiti doğrulamaktadır. Bölgede görülen yer adları arasında ilk sırayı çeşitli nitelikteki Türk topluluk adları almaktadır. Bu yönüyle Sivrihisar’ın Orta Asya’dan Anadolu ya uzanan Türk göçlerinin önemli merkezlerinden biri olduğu anlaşılmaktadır.
***
Serkan ŞEN
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE SİVRİHİSAR
Zafer KOYLU – Haşim ŞAHİN
Sivrihisar Belediyesi Kültür Yayınları -2-
Sh. 282-290
KAYNAKÇA:
(DS) TDK (1993), Derleme Sözlüğü I- XII, Ankara: TDK Yayınları.
(EDPT) CLAUSON, Sir Gerard (1972), An Etymological Dictionary of Ere- Thirteenth- Century Turkish, Oxford: Clarendon Press.
AKSAN, Doğan (1998) Her Yönüyle Dil (Ana Çizgileriyle Dilbilim) I- II- III, TDK Yayınları, Ankara.
KORKMAZ, Zeynep (2003), Gramer Terimleri Sözlüğü, Ankara: TDK Yayınları.
ŞEN, Serkan (2008), “Türkiye’de Meyvelerden Yararlanılarak Verilmiş Yer Adları”, Turkish Studies, 5 / 2008, s. 401-419.
TÜRKAY, Cevdet (1979) Başbakanlık Arşivlerine Göre Osmanlı İmparatorluğunda Oymak, Aşiret ve Cemaatler, Tercüman Kaynak Eserler Serisi / Anda Yayıncılık, İstanbul.
YEDİYILDIZ, Yediyıldız (1984), “Türkiye’de Yer Adı Verme Usulleri”, Türk Yer Adları Sempozyumu Bildirileri, 11-13 Eylül 1984- Ankara, Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, s. 25-41
Sivrihisar’a ait köy ve mahalle adları kaymakamlığın, http://www.sivrihisar.gov.tr/default_ b0.aspx?content=1026 bağlantılı genel ağ sayfasından alınmıştır.
Yorum Yaz