Sayın Başkan, Sivrihisar’ımız tarihi bir ilçe olması, yetiştirdiği ünlü insanlar ve eserler yönüyle, İlimiz İlçeleri içerisinde mümtaz bir yere sahiptir.
İlçemiz içerisinde olan bu tarihi camiler, mescidler, türbeler, kümbetler, çeşmeler, mezarlar, ören yerleri, hatta ağaçları ve evler bütün bunlar birer tarihi dokudur. Bunlar bizim tarihi delil, kimliğimiz ve geleceğimizdir.
Ecdadımız tarafından hepimize ve insanlığa bırakılan bu mimari özelliği olan eserlerin, özelliklerini korumada gerekli özen ve itinanın gösterilmediği veya hassas davranılmadığı kanaatini taşımaktayım.
İlçemizde buna “Korunması Gerekli Kültür Varlığı” olanlarda dahil (Üçpınar Çeşmesi, Mavikadın Çeşmesi, Balaban Çeşmesi, Demirci Çeşmesi, Ak Çeşme ) gibi, çeşmelerin üzerlerinin kireç veya mermerle kaplatıldığı tarihi ismi dışında mermer kaplatan kişinin hayratıdır, gibi yazılar yazarak tarihi ve mimari doku özelliklerinin bozulduğudur.
Yine aynı şekilde, Sivrihisar da yetişmiş veya yaşamış büyük zatlar içinde aynı şeyler söz konusu ; Kurşunlu Camiinin kıble kısmında ki mezarlıkta Şeyh Baba Yusuf’un Babası olan Halil Baba, Torunları Hamdi Baba, Sofi Baba, Hamit Baba ve Fahri Baba ile Şeyh Osman Afif Efendi’nin Oğlu Şeyh Ahmed Şemseddin Efendi nin mezarlarının restorasyonu ile ne kitabe nede tarihi bir doku kaldı. Mezarların üzerlerinde hayvanların gezindiği bir halde bırakıldı.
Kumlu yol mezarlığı içerisinde bulunan, Şeyh Abdi Vehhab ile Seyyid Nureddin’in mezarları birkaç ay önce mermerle kaplatılmış mezar taşındaki yazı bile değişik bir adlandırma ile yazılarak değiştirilmiş olması izahı güç yadırganacak bir durumdadır.
İlçemizde her hangi bir tarihi dokuya giderseniz bunun gibi manzaralar ile karşılaşacağınızı görürüsünüz. Bir sahipsizlik içerisinde herkesin her şeyi yapabileceği bir durum yaşanmaktadır.
Yakın tarihimizde, Ulu caminin iç direklerinin boyanması, Minarelerin harç sıva ile sıvanması, Saat kulesinin sıvanması gibi hatalar yüzünden, eski dokuya kavuşturulması için yapılan restorasyonlar da milyarlarca para ve emek harcanmasına bu yapım esnasında eski tarihi dokusunun deforme olmasına sebep olunmaktadır.
Geçmişte dozerlerle yok edilen tarih, bu günlerde başka bir yok olma yönüyle karşımıza çıkmaktadır. Bu gün, Nasreddin Hocamızın ve kızının mezarlarını bile sahiplenemez ve açıklanması güç bir durumlar ile karşı karşıya kalınmaktadır.
Ancak, bunların eserlerin korunması ve yaşatılması sayesinde tarihi ve kültürüne sahip çıkan bir yer olarak ilçemiz daha saygın bir konumda olmasını sağlayabilir.
Sivrihisar İlçemizin sosyo-ekonomik geleceğinin diğer yönüyle de kültür turizminden sağlayabileceği için, sahip çıkılması gerektiğidir.
Sizlerden özellikle İlçemin geleceği adına, bu tarihi eserlerimize ve tarihi şahsiyetlerimize ayrı bir önem vermenizi ve bu konuda hassas davranmanızı rica ediyorum.
Hiç değilse bu tarihi dokuların yanına “ Bu eserlerin Korunması gerekli kültür varlığı olduğunu bu eserler üzerinde izin alınmadan herhangi bir değişiklik veya işlem yapılamayacağına ” dair, ön tedbir olarak bir uyarı levhası veya daha değişik bir caydırıcı bir yöntem yaptırım uygulanabilinir.
Burada sadece sizin değil, hepimizin bu konuda duyarlı olması ve sahip çıkılması gerekmektedir. Bunu kurumsal olarak sahipliliğini öncelikle sizin öncülüğünüzde olması ivme kazandıracağını zannediyorum.
Sivrihisar’a karşı ayrı her birimizin bir sevgisi ve muhabbeti olduğundan şüphemiz yoktur. Sivrihisar’a bir çivi bile çakıp hizmet edenden Allah razı olsun. Ancak Sivrihisar’ın da bir ruhu var, gelin bu ruhu öldürmeyelim. O ruh para ile pulla ortaya çıkartılabilecek bir değer değildir. Bu ruh orada yatan evliyalar, erenlerdir, velilerdir, Sivrihisar’ın tarihidir, kültürüdür, Sivrihisar’a karşı olan vefa borcumuz, yaşadıklarımız, duygularımızdır. Bunları hissetmeyen arzulamayan insanların SİVRİHİSAR’a hizmet edebileceklerine hiçbir zaman kendi adıma inanmadım.
Sayın başkan, bu yukarıda yazılan hususların, size karşı tavır bir eleştiri olarak algılamamanızı, İlçemize mal olmuş bu tarihi eserlerimizin kıymetlerinin bilinmesini ve bunlara karşı yapılan sorumsuzluğun nelere mal olduğunu ve olacağının bilinmesi maksadıyla dile getirilmiş samimi bir duygunun ifadesidir.
Sayın Başkan, hepimizin arzusu ilçemizin ve insanımızın layık olduğu daha iyi güzel bir yere gelmesi, bugünü ve yarını ile yaşanabilir bir kent olarak gelecek kuşaklara miras bırakılmasıdır. SAYGILAR SUNARIM… Niyazi Koca
Yorum Yaz