Sarıkamış Harekatı
Destanlar başlar bir yokmuş bir varmış
Tarihin donmuş sayfasında yazılmış
Soğuğun ateşinde hayaller yanmış
Tarih değil destandır Sarıkamış
90 bin asker yürür dağ dağlanmış
Kar düşerken askerin üzerine ağlarmış
Melekler gelinlik ile cennete almış
Acı değil neşedir Sarıkamış
Toprak beyaz kefene çalmış
Asker soğuğa dostçasına yaslanmış
Ana evlat yar vatan ona dayanakmış
Hezimet değil zaferdir Sarıkamış
Aralık gelmiş soğuk bir bir işlermiş
90 bin askerin üzerinde imleklenmiş
Bedenden önce gönülleri donmuş
Kalplerde yaşayan bir destan Sarıkamış harekatı
Mesut AKDAĞ
TARİHİN EN SOĞUK GÜNÜ
Sarıkamış Harekatının 107. Yıl Dönümü
22 Aralık 1914 Sarıkamış Savaşı’nın başladığı tarih, 5 Ocak savaşın bittiği tarihtir. Sarıkamış savaşı 18 gün devam etmiş 30.000 Rus askeri telef olmuştur. Sarıkamış’ın içindeki savaş zafere kavuşmak üzere iken Ruslara giden istihbarat sonucu bizim aleyhimize sonuçlanmıştır.
Sarıkamış harekatının 109. yıl dönümünde şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyoruz. Ruhları şad mekanları cennet olsun.
1914-1915 SARIKAMIŞ HAREKATI BİR DRAM DEĞİL KAHRAMANLIK DESTANIDIR
Yıllar geçse de bazı yer adları milletlerin hafızasından silinmez. Bu yerlerden bazıları Galiçya, Yemen, Sarıkamış, Çanakkale, Dumlupınar ve Sakarya’dır. Bunlardan birini duyduğumuzda gönül telimiz titrer.
Tarihimiz nice zaferlerle doludur. Zaferlerimizin yanında yenilgilerimiz de vardır. Bir millet, zaferleriyle övünürken, yenilgilerden de gerekli dersleri çıkarmaya çalışır. Balkan Savaşları, Sarıkamış bu tür ders alınacak belli başlı yenilgilerdendir.
Sarıkamış Harekatı, her türlü imkansızlıklar içinde, kırık bir ümidi gerçekleştirmeye yönelik, sonu hüzünle biten bir harekâttır. Bu harekatta askerimiz Rus’tan çok soğuk ile mücadele etmiştir.
Harekatın başarısızlığı, harekatı planlayan komutanların hataları ve doğruları, tarihçiler tarafından tartışılmaktadır ve bundan sonra da tartışılacaktır. Tarih hiçbir zaman 90 yıl sonra yargılanamaz ama şehitler anılmalıdır.
O günün koşulları nedeni ile yapılan siyasi hatalar sonucunda Almanlar ile ittifak eden Osmanlı Devleti, Anadolu nüfusunun 12 milyon olduğu bir dönemde 60 bini donarak olmak üzere 78 bin evladını Kafkasların kapısı olarak isimlendirilen Sarıkamış’a ulaşmak için Allahu Ekber ve Soğanlı Dağları’nda şehit vermiştir.
Bu demektir ki o gün bu harekatta evinden şehit vermemiş aile hemen hemen yoktur. Bu harekatta savaş tarihlerinde görülmemiş bir emre itaat yaşanmış ve -45 derecede aç ve çıplak olan askerler, tereddütsüz mücadele ederken şehit olmuştur. Şehadet şekli donmak ise herhalde en kutsal olanıdır.
Sarıkamış bir avuç asker ile zapt edilmiş, ancak bir gece elde tutulabilmiştir. Eğer Sarıkamış tamamen alınsaydı işte asıl felaket o zaman yaşanacaktı: Ocak ortasında biten harekat karşısında Ruslar Orta Avrupa’dan asker çekerek baharda inanılmaz bir ordu ile tüm Anadolu’yu işgal edeceklerdi.
Bilindiği gibi Ruslar geçirdikleri büyük sarsıntı nedeni ile 1915 yılında toparlanamamışlar, Çanakkale’de savaştığımız müttefiklerine yardım edememişler ve planladıkları gibi İstanbul Boğazı’na saldırmamışlardır.
SARIKAMIŞ
Rüzgâr dondurur havayı, sallanır sarı kamış
Meydan okurcasına düşmanına sarı kamış
Dimdik ayakta, yere düşmeden duruyor sarı kamış
Gözyaşı donar talihinin yasında sarı kamış
Geçmişin gölgelerinde canlanan destan sarı kamış
Soğuğun ateşi iliklerde donmuş gönüllerin adı sarı kamış
Sazlık hayata don tutmuş acı donuk yüzler lakin bir sarı kamış
Ayağın üzerinde bir karşı koyan ölüme o sarı kamış
Yiğitler yürür, ayakları altında beyazdan işlenmiş sarı kamış
Kütür kütür ezeler, topuklarını dondurur inci beyazı sarı kamış
Aldırmaz düşmana bağrı açık gider kucağını açar sarı kamış
Her bir nefer ardı sıra düşer, beyaz kefenlerle yüreğine sarmış
Yorum Yaz