Kilim Müzesine Ödül
Tarihi Kentler Birliği Müze Özendirme Yarışması El Sanatları ve Zanaat Müzeleri Dalında Sivrihisar Kilim Müzesi ödüle layık görüldü.
2020 yılında Sivrihisar Belediyesi tarafından geliştirilen proje ile hayata geçirilen unutulmaya yüz tutmuş tarihi değerleri gün yüzüne çıkararak geçmişten geleceğe ışık tutan 150-200 yıllık Kilimleri, üzerinde bulunan motifler ve hikayeleri ile birlikte Türkiye’nin ilk “Sivrihisar Uygulamalı Kilim Müzesi” Tarihi Kentler Birliği Müze Özendirme Yarışması El Sanatları ve Zanaat Müzeleri Dalında ödüle layık görüldü.
Konu hakkında açıklama yapan Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü ”2020 yılında ilçemize, şehrimize ve ülkemize kazandırmış olduğumuz müzemiz ile kilim sanatının geçmişten geleceğe aktarılması Somut Olmayan Kültürel Mirasın gün yüzüne çıkartılması adına Türkiye’de ilk ve tek olan “Sivrihisar Uygulamalı Kilim Müzesi” ödüle layık görülerek Tarihi Kentler Birliği Müze Özendirme Yarışması’nda El Sanatları ve Zanaat Müzeleri kategorisinde ödül sahibi oldu.
“Kilim Geçmişten Geleceğe Atılan Bir Düğümdür…”
Başkan Yüzügüllü ’’Nesilden nesile tarihimizi, kültürümüzü ve unutulmaya yüz tutmuş değerlerimizi gelecek nesillere aktarabilmek adına ekip arkadaşlarımızla birlikte hummalı bir çalışma gerçekleştirerek 2020 yılında açmış olduğumuz Kilim Müzesi, Türkiye’de İlk ve Tek Uygulamalı Kilim Müzesi olma özelliğine sahiptir.
Kilim, geçmişte dokuyan kadınların duygularını, yaşamlarını, sevinçlerini, hüzünlerini aktardıkları bir araç olmuş. Bizde bu değerlerimizin kaybolmaması, o hikayelerin gelecek nesillere aktarılması ve Kilim kültürünün yaşatılması adına Sivrihisar Uygulamalı Kilim Müzesi ile bir ilke imza attık. Ziyaretçilere Kilimleri hikayeleri ile beraber yansıtıyoruz.
Tarihi Kentler Birliğine projemizi ödüle layık gördükleri için teşekkür ediyorum, gurur duyuyoruz. Tarihimize, kültürümüze, gelenek ve göreneklerimize daima sahip çıkıp, yaşatmaya devam ederek, geleceğe taşımak için çalışıyoruz.
İlçemize has “Sivrihisar kilimi” her evin yüklüğünde dürülü durur, Ramazan ve Kurban bayramı gibi mukaddes günlerde evlerini süslemek için. Kilim en eski dokuma geleneğidir. Havsız kıl halıdır. Çeşitli renk ve motiflerle süslüdür. Kilim evimizin odalarının yerini süslediği gibi; heybe – çuval veya kalıp yastık olarak da kullanılmaktadır.
Motifine ve kök boyasına göre “yollu – çubuklu – ibrik – aynalı – bindallı” gibi isimleri alır. Bölgemizde gelin olacak her kız için ve evlenecek her oğul için; ailesi tarafından bir çift kilim; “aciliyetine binaen ya satın alınır. Her hafta kurulan Çarşamba pazarında: şadırvanın direklerine asılan kilimlerden biri. Veya özel olarak dokutulur.
Ancak; sipariş olarak verilen kilimin ipi; yün halinden, eğrilip – boyanıp işlenecek hale gelesiye kadar kilimi sipariş veren ailece hazırlanır. Evin anası bu kadar zahmete seve seve katlanır. Evlenip yuva kuracak çocuğu için. Yünün yıkanıp eğrilerek kelepçe haline gelip boyanması var ya? Günlerce süren bu zorlu iş âdeta evin neşe kaynağı olur. Ve bu zevki tatmanın her aileye nasip etmesine uzun uzun dualar edilir…
2000’li yılların gençleri artık modem hayata uyarak bu güzel geleneğimiz kilimlerimizin yerine halı veya halıflex kullanmaktalar. Bizim dede ve baba yadigârı kilimlerimiz de; evin bir köşesine “ŞARK KÖŞESİ” yapmak için kullanılmaktadır. Artık kilim yerde değil de koltukların üzerine süs eşyası olarak serilmektedir.
Bu kadarı bile; bize zevk vermekte ise de; herhalde işçilik zor olduğundan günümüzde kilim dokuma tezgahları artık eksilmeğe ve tarih olmağa başlamıştır. Bu iş kolunu geliştirip ihraç meta-ı haline getirmek en büyük dileğimiz olmalıdır.
***
Yorum Yaz