Gönül Dağı Bozkır Hasreti –
İnsan kelimelerden ibaretti. İnsan üç beş kelimenin içine mahkum bir varlıktı. Bu dünya yüzüne geldiğinden beri kendisini çevreleyen bir fırdan var. Fırdan, çepeçevre saran demekti.
Sarılmış hissediyordu kendini, bir döngünün içinde etrafını çepeçevre saran kelimeler ile. Düşmekti bu kelimelerden biri. Tam çıktım dediğin anda yeniden düşmek. Kalmaktı bir diğeri, tam düştüm dediğin anda yeniden kalkmak.
Pes etmek yada pes etmemekti diğeri. Hayatı boyunca peşini bırakmayan bir soru. Belki de içini en çok yakan soru buydu. Çünkü insan olmak pes etmemeyi de getiriyordu beraberinde. Yeniden denemeyi ve yeniden düşmeyi ve yeniden kalkmayı.
İpin bütün yükünü düğüm çeker. Bütün uçları bütün yükleri düğüm taşır. Düğüm ne kadar sağlamsa ipler asla kopmaz. Düğüm bir fedakarlık noktası. Bu dünyanın ne rüzgarı biter nede düğümü.
Kelimeler, hayatımızı çevreleyen kelimeler. Pes etmemek vardı bunların içinde. Ama bazen pes etmek gerekiyordu. Belki de bu kısır döngüyü bitirmenin en doğru yolu buydu.
Ama o kadar da kolay değildi insan için pes etmek. Kolay değil bu fırdanın içinden çıkmak. İnsan inanmak isteyen bir varlıktı çünkü. Her şeyin daha iyisi olacağına, daha güzeli olacağına. Olurdu da, hep daha güzelleri daha iyileri olurdu insan için.
Her düşmenin her kalkmanın sonunda güzel bir yere çıkardı. Kelimelerin işleyişi böyleydi çünkü. Kelimeler, bize can veren hayat veren kelimelerin dizilişi böyleydi çünkü.
Ve o kelimelerin gelip de tükendiği yerde, işte bir kere daha çatallanmıştı yollar. Ramazan ve arkadaşları için bu ilk defa olmuyordu. Son defa da olmayacaktı.
Gönül Dağı dizisi 123. Bölüm
Gönül dağı dizisinde geçen güzel sözler.
Yorum Yaz