inanç

Eşcinsellik ve Lgbtiq

Eşcinsellik fıtrattan sapma (sapkınlık), eşcinsel ilişkiler ise çok büyük günahtır. Eşcinselliği meşrulaştırmak eşcinsel ilişkiden daha büyük günahtır.

LGBTIQ+ ifadesi sadece eşcinselliği değil, hayvanlarla cinsel ilişkiler (ZOOFOLİ), aile içi cinsel (ENSEST) ilişkiler ve çok küçük çocuklarla cinsel ilişkiler (SÜBYANCILIK) dahil her türlü cinsel ilişkiyi kapsamaktadır.

“Madem ki Allah yaratmış, hepsinin başımızın üstünde yeri var, tercihlerine saygı duymak gerekir” minvalinde; EŞCİNSELLİĞİ ALLAH İNDİNDE HELAL VE MEŞRU BİR İNSAN HAKKI OLARAK KABUL ETMEK ANLAMINA GELEN sözler doğru değildir.

EŞCİNSEL DOĞULMAZ, EŞCİNSEL OLUNUR.

Eşcinsellik yani bir erkek veya kadının kendi cinsine karşı cinsel arzu duyması, kişinin ergenlik çağı veya sonrasında, kendi kusuru neticesi ya da kendi kusuru olmaksızın ortaya çıkan psikolojik bir sapma (sapkınlık) ya da hastalıktır. Bu nedenle gerek nefis tezkiyesi alanında, gerekiyorsa psikolojik yardım alınarak tedavisi için uğraşılması elzemdir.

Bu sapma ya da hastalıktan kurtulmak için çaba gösterilmesi süreci yanında, bu çirkin arzulara duygusal, düşünsel ve fiili boyutlarda boyun eğilmemesi, bu imtihandan başarı ile çıkmanın mutlak bir gereği olup; gayri iradi oluşan bu çarpık cinsel arzulara boyun eğilmediği sürece, bu hastalıktan muzdarip olan erkek ya da kadınlar günahkar ve suçlu addedilemezler.

Zira Bakara Suresi 286. ayette açık olarak ortaya konulan, hiç kimseye gücünü aşan sorumluluk olmaması genel kuralı gereği günah ve suç, gayri iradi oluşan bu çirkin cinsel arzuların; iradi olarak hayali, sözel, dokunsal, görsel ve bizatihi maddi cinsel birleşme şeklinde tatmini yoluna gidilmesi halinde ve tatminin derecesi seviyesinde söz konusu olur.

Yani, bunlardan kurtulmak için elinden gelen gayreti göstermek ve gerekirse Psikolojik tedavi görmek şartıyla, kendi iradesi dışında eşcinsel duygular taşımak günah olmazken; bu duyguları düşünce, tavır, giyim ve fiiliyata geçirmek ise suç ve büyük günahlardır.

Nitekim Nisa Suresi 15’ten 18’e kadar olan ayetlerde, kadın ya da erkekler için eşcinselliğin samimi tevbe ve vazgeçmeyi gerektiren büyük bir günah ve engellenmesi için hukuki yaptırımlar gerektiren ciddi bir suç olduğunu ortaya koymaktadır.

Eşcinsellik asla fıtri bir durum ve meşru bir hak değildir ve bir İSLAM DEVLETİNDE eşcinselliğin dışa vurumu, EŞCİNSEL EVLİLİĞE ve EŞCİNSEL İLİŞKİLERE ASLA İZİN VERİLMEZ.

EŞCİNSELLİK CİNSEL SAPMA (SAPKINLIK) OLUP, eğer eşcinsellik meşru bir hak kabul edilecek olursa, zina, tecavüz, hayvancılık, oğlancılık, sübyancılık, aile içi ensest ilişkiler gibi tüm cinsi sapkınlıklarında bir hak olarak kabul edilmesi gerekir ki, zaten batıda 14 yaşını doldurması ve zorlama olmaması şartıyla yukarıda saydığımız her türlü cinsellik meşru kabul edilmektedir.

EŞCİNSEL İLİŞKİYE GİRENLER VE EŞCİNSEL İLİŞKİLERİN MEŞRULUĞUNU SAVUNANLAR DÜNYA VE AHİRETTE FELAH BULMAZLAR

NİSA SURESİ 15-18 AYETLERDE açıklandığı üzere, Kadın ya da Erkek fark etmeksizin, gizlice eşcinsel ilişkiye girmek çok büyük bir günah olup, tevbe etmek gerekir. Eşcinsel ilişkilerin açıkça yapılması ya da normal bir ilişki ve hak olarak kabul edilmesi ise, bu ilişkilerden daha büyük bir günah ve suçtur.

Hele bu ilişkiler, pek çok ayette detaylı olarak anlatılan Lut (as)’ın kavminde olduğu gibi normal ilişkilerin yerine geçmişse, toplumun helakine sebep olacak derecede büyük bir günah ve suç olur.

Eşcinsel ilişkileri İslam adına savunan ve eşcinsel ilişkileri HELAL kabul edenler, diğerlerinden daha büyük bir suç işlemektedirler ve dünya ve ahirette ki cezaları çok daha korkunç olacaktır.

Nitekim Lut (as)’in hanımı eşcinsel olmadığı halde eşcinsel olan kavmine destek olarak kocasına ihanet etmesi nedeniyle helak edilenler arasına katılmış olması, eşcinsel ilişkileri destekleyen sözde Müslümanların dünya ve ahiret akıbetini net olarak ortaya koymaktadır.

İSLAMİ YÖNELİŞİ ENGELLEMEK İÇİN ÖNCE BAŞÖRTÜSÜ VE TESETTÜRÜ YASAKLADILAR SONRA FLÖRT VE ZİNAYI MEŞRULAŞTIRDILAR. BATI AŞIĞI YAVUR KAYIRICI MANKURTLAR ŞİMDİ DE EŞCİNSELLİĞİN MEŞRULAŞMASI VE YASALLAŞMASI İÇİN MEYDANLARDALAR.

Batılı olmayan diğer toplumlar ile maalesef İslam dünyasının başta Türkiye olmak üzere çoğu doğu toplumu da eşcinselliğin meşrulaştırılması ve hatta yüceltilmesi konusunda batıyı takip etmede mesafe almışlar olup, onların haline yetişmelerine çok fazla bir mesafe kalmamıştır.

Batıyı maymunca taklit yarışında özellikle cinsellik alanında çok ciddi mesafe alındığı açıktır. Öyle ki bu gün giyim kuşam ve kadın erkek ilişkileri açısından her hangi bir batı memleketi ile Türkiye arasında neredeyse hiç fark kalmadığı, bu yozlaşmanın İslami hassasiyete sahip kadın ve erkeklere de yoz örtünme ve serbest cinsel ilişkiler (FLÖRT ve ZİNA) biçiminde yansıdığı açıktır.

Batı ve Batıcılar İslam’la cepheden savaş yerine bu tür toplumu yozlaştırıcı faaliyetleri daha verimli bulmaktadırlar ki, normal cinsellikteki yozlaştırmadaki başarılarının ardından şimdi anormal cinselliği normalleştirme çabalarına girmiş görünüyorlar.

Nitekim son yıllarda LGBT kılıfı altında eşcinselliğin meşrulaşması ve yasallaşması için batılı efendilerinden işareti alan batı aşığı yavur kayırıcı çevrelerin yoğun bir faaliyet gösterdiği esefle müşahede edilmektedir.

Bu faaliyetlerin kendilerini Kürtlerin temsilcisi olarak takdim Kürt ulusalcılarınca sık sık yapılması da kayda değer bir durum olup, bunların tek derdinin de tıpkı Türk ulusalcıları gibi İslam düşmanlığı olduğunu ortaya koyan önemli karinelerden birisidir.

Tek dertleri İslam’ı mümkün olduğunca hayattan dışlamak (mümkünse tamamen ortadan kaldırmak) olan iş bu güruhların toplumsal bazda cinsel yozlaşmanın ardından yeni çalışma alanı ve silahı eşcinsellik (LGBT) alanı olmuştur.

Batılı efendilerinin işaretleri ve sırtlarını sıvazlamalarından da aldıkları destekle, eşcinselliğin meşrulaşması ve yasallaşması için destansı bir mücadele vermektedirler, haklarını vermek lazım.

Cinsel yozlaşma ve eşcinselliğin meşrulaştırılması, toplumların İslam’la aralarına kazılmış aşılması neredeyse imkansız hendekler mesabesinde olup, bu hendeği kapatmadan toplumların İslam’dan kayışını engellemek ve kaymış toplumların yeniden İslamlaşmasını sağlamak neredeyse imkansızdır.

Bu nedenle sadece EŞCİNSELLİĞİN MEŞRULAŞTIRILMASI ÇABALARINA KARŞI DEĞİL, başörtüsü ve tesettürün yozlaştırılması ve tamamen ortadan kaldırılması olmak üzere, FLÖRT ve ZİNA dahil her türlü cinsel yozlaşmaya karşı mücadele, İslami mücadelenin yan ve tali değil temel mücadele alanlarıdır.

Yazar, Mustafa Siel

***

lut kavmi - Eşcinsellik ve Lgbtiq

Yorum Yaz

Yorum göndermek için buraya tıklayın

Web Site Hakkında

Sivrihisar Web Medya

Sivrihisar Şehrengizi

sivrihisar sehrengizi 1 - Eşcinsellik ve Lgbtiq

Gönül Dağı Dizi Film

dizi