1-7 Ekim Camiler Haftası –
Camilerimiz hayatımızın ne kadar içinde!
Bir Hadis-i Kutsi’de şöyle buyurulmuştur: “Camiler, mescitler yeryüzünde benim evlerim (mesabesinde olan yerlerdir.) Orada beni ziyaret edenler, o mescitleri ibadetle onarıp şenlendirmiş olurlar.“
Mü’minler mescitlerin yapımına, tefrişine, onarımına, ihtiyaçlarına, temizliğine özen göstermeli; onları namaz, niyaz, Kur’an-ı Kerîm tilâveti, tesbih ve diğer ibadetler ile canlı tutmalıdırlar.
“Allah’ın mescitlerini, ancak Allah’a ve ahiret gününe iman edenler imar ederler, bakımlı ve canlı tutarlar.” Tevbe suresi 17. ayetinde imar kelimesinin bir manası da ibadetle canlı tutmaktır. Şu hâle göre, mescitlere ilgi göstermek, onları maddeten onarmak ve içinde ibadetle, açık ve işlek tutmak, müminlere düşen mühim bir vazifedir.
Hayatın içi Dışı Merkezi
Camiler Haftası –
Hayat, tüm yaşadıklarımızı, sahip olduklarımızı ve şu dünyada varlığımızı bize hissettiren yegâne kaynağımızdır. Hayatta kaldığımız müddetçe tüm işlerimizi görürüz, eşlerimizle ve dostlarımızla yaşarız ve onlarla güzel ilişkilerde bulunarak hayatımızı devam ettiririz.
Hayatımızı devam ettirmek için olmazsa olmaz dediğimiz hayati unsurlar vardır. Bunlar hayatımızın vazgeçilmezleridir. Eğer bunlardan bir kaçı veya herhangi biri olmazsa yani hayatımızın içinde veya merkezinde bir yer bulamazsa, hayat çekilmez olur, zorlaşır ve mesut bir hayattan mahrum kalırız. Bu hayati unsurlar, tabi ki öncelikle aile, sonra iş, dost, akraba ve din.
Bu son madde din de, nereden çıktı diyebilirsiniz. İnançsız hiçbir insan olamaz. Tarihe baktığımız zaman, yaşamış ilkel topluluklardan tutun medeniyette en ileri seviyeye gitmiş uygarlıklara kadar hepsinin bir inancının, dinlerinin ve totemlerinin olduğunu görürüz. Eski tarihi kalıntılara baktığımızda da merkezlerinde mabetlerinin olduğunu görürüz. İnsanlık tarihinin ilk dönemlerinden günümüze kadar din ve mabet büyük bir yer etmiştir.
Bizim İslam medeniyetimize baktığımızda, dinimizin, camilerimizin ve camilerimize hayat veren din görevlilerimizin hayatımıza yön verdiğini görürüz. Kültürümüzün tüm adetlerini, göreneklerini ve hayatımızın 24 saatini oluşturan tek etken dinimiz İslam’ın kurallarıdır. Doğumumuzdan ölümümüze kadar süren hayatımıza renk katan ve hayatımızı anlamlandıran ve hayatımızın merkezinde olan ve yüce Yaratımızla rabıtamızın kaynağı camilerdir.
Camileri hayatımızdan çıkardığımızda kendimize, kültürümüze, dinimize ve toplumumuza yabancılaşırız. Camilerimiz birliğimizin, dirliğimizin teminatıdır. Cami, toplayan, bir araya getiren manasına gelmektedir. Bu sebeple atalarımız, mescide cami ismini vermiştir. Çünkü her türlü kesimden belki de bir araya gelmesi imkansız olan insanları bir araya getiren tek mekan, camilerdir.
Camiler Haftası –
Peygamberimiz Medine’ye hicret ettiğinde ilk işi mescit yaptırmak olmuştur. Ondan sonra kendi evini yaptırmıştır. Yaptırdığı mescidi sadece bir namaz kılma, ibadet etme yeri olarak kullanmamıştır. Aksine sosyal hayatın ihtiyaç duyulan tüm aktivitelerini mescitte yani camide uyguluyordu.
Güreş müsabakaları, folklorik oyunları, nikah, nişan merasimlerini, sahabelerle her konudaki istişarelerini camide yapıyordu. Hatta elçi ağırlama vazifesini de camide yapıyordu. Cami bu denli hayatın merkezine alınınca toplumun birliği ve huzuru da kendiliğinden geliyordu.
Camiler topluma ışık tutar, onların gündelik hayatından, ibadet ve özel hayatlarına varıncaya kadar tüm hayatına yön verir. Toplumu ayakta tutan camileri de canlandıran ve bu özelliklerini işlevsel hale getiren kişi de din görevlileridir.
Din görevlileri de aynı camiler gibi insanın doğumundan ölümüne kadar ki hayatlarında hep yanlarındadır. Hatta öldükten sonra bile arkalarından dua eden kimse olarak her daim insanların daima ihtiyaç duyduğu kimsedir.
Doğduğunda kulağına ezan okuyan, evlendiğinde nikahını kıyan, hastalandığında kendisine moral veren, en sıkıldığı anlarda kendisine nasihat vererek rahatlamasını sağlayan ve en sonunda da cenazesini kaldıran din görevlisidir.
Evet camiler ve din görevlileri hayatımızın ayrılmaz bir bütünüdür. Parçası değil bütünüdür. Yani hayatımızın içinde, dışında, merkezinde 24 saatimizin her anında bizimle beraberdir. Cami ve din görevlilerimizi hayatımızdan çıkardığımızda bizi birbirimize bağlayan değerlerimizi yitiririz, toplum çöker ve kültürümüzü yok ederiz.
İçinde bulunduğumuz 1-7 Ekim tarihleri arası Camiler ve Din Görevlileri Haftası olarak kutlanmaktadır. Tüm halkımızın, din görevlilerimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutlar din görevlilerimize de başarılar dilerim.
***
Yazar, imam ve hatip
Yorum Yaz